İcra Hukuku

Ödeme Emrine İtiraz Nedir?

Kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlunun, borcu olmadığı veya vadesinin gelmediği veya şarta bağlı olduğunu icra dairesine bildirmesine ödeme emrine itiraz denir. Borçlu ödeme emrine itiraz ile borçlu olmadığını ya da alacaklının takip yapma yetkisinin olmadığını icra dairesine bildirir.

Borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde ödeme emrine itiraz edebilir. Süresi içinde yapılmayan ödeme emrine itiraz geçersizdir. Ödeme emrine itiraz yazılı veya sözlü olarak icra dairesine yapılır  ve itiraz ile takip durur. Takibe devam etmek isteyen alacaklının itirazı hükümden düşürmesi gerekir.

Ödeme emrine itirazın geçerlilik koşulları:

  1. Ödeme emrinin tebliğ edilmesi
  2. İtiraz iradesi
  3. İtiraz ehliyeti
  4. İtirazın yedi gün içinde yapılması
  5. Borçlu veya vekilinin dava ve takip işlemlerine esas olmak üzere borçluya ait yurt içinde geçerli bir adres bildirmesi

Ödeme Emrine İtiraz Sebepleri

A. Doğuş Şekli Bakımından

  1. Maddi Hukuktan Kaynaklanan Sebepler

Borçlunun maddi hukuka göre borcu ödemek zorunda olmadığına dair itirazlarıdır. Borçlunun itirazı alacağa yöneliktir. Örnekler:

  • Borcum yoktur. (borçlu olmadığı itirazı)
  • Borcum iddia edildiği kadar değildir, 7500 TL’dir. (kısmi itiraz)
  • Alacak hiç doğmamıştır.
  • Borcu ödedim. (ifa itirazı)
  • Sözleşme geçersizdir.(hukuksal ilişkinin geçersizliği)
  • Alacak muaccel değildir. (muacceliyet itirazı)
  • Alacak zamanaşımına uğramıştır. (zamanaşımı def’i)
  • Alacaklı sıfatı yoktur. (sıfat itirazı)
  1. Takip Hukukundan Kaynaklanan Sebepler

Alacaklının takip yapma yetkisinin bulunmadığına ilişkin itirazlardır. Örnekler:

  • İstanbul 10.İcra Dairesi yetkisizdir. (yetki itirazı)
  • Talep edilen alacakla ilgili devam eden bir takip bulunmaktadır. (derdestlik itirazı)
  • Mal varlığımda iddia edilen şekilde bir artış olmamıştır. (yeni mal edinilmediği itirazı)
  • Kaza nedeniyle ortaya çıkan zarar bilinmemektedir. (alacağın belirli olmadığı itirazı)
  • Aramızda birbirimize karşı icra takibi yapmayacağımıza dair 15.03.2018 tarihli sözleşme vardır. (icra takibi yapma hakkından vazgeçildiği itirazı)

B. İleri Sürülüş Şekli Bakımından

  1. İmzaya İtiraz

Alacaklının adi senede dayanarak yaptığı takipte borçlunun senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığı itirazıdır.

İmzaya itiraz edilebilmesi için takibin bir senede dayanıyor olması gerekmektedir. Resmi senetlerdeki imzaya itiraz edilemez ancak bu senetlerin sahtelik davası ile sahte olduğu ileri sürülebilir.

İmzaya itiraz ayrıca ve açıkça bildirilmelidir. Örneğin imzaya itiraz ediyorum, senet altındaki imza bana ait değildir, imza sahtedir vb.

İmzaya itirazla duran takibe devam etmek isteyen alacaklı icra mahkemesinden itirazın geçici kaldırılmasını talep edebilir.

Borçlu imzaya itiraz ederken borca da itiraz edebilir ancak imzaya itiraz ile borca itiraz birbiriyle çelişmemelidir. İmzaya itiraz borca itirazla beraber ileri sürüldüğünde imzaya itiraz gibi işlem görür. Bu nedenle takibe devam etmek isteyen alacaklının itirazın geçici kaldırılması yoluna başvurması gerekir.

İmzaya itirazla birlikte yetkiye de itiraz edilmişse takibe devam etmek isteyen alacaklı yine icra mahkemesine itirazın geçici kaldırılması yoluna başvurmalıdır. Bu halde icra mahkemesi önce yetki itirazını inceler.

İmzaya itiraz ve itirazın geçici kaldırılması sadece takibin adi bir senede dayandığı hallerde mümkündür.

  1. Borca İtiraz

İmzaya itiraz dışında kalan tüm itirazlar borca itirazdır. Örneğin ödeme, borcun vadesinin gelmemiş olması, zamanaşımı, borcun şarta bağlı olması vb.

Borçlu yetki itirazını borca itirazla birlikte yaparsa borca itiraz gibi işlem görür.

Borca itirazda itiraz sebeplerinin ayrıca ve açıkça gösterilme zorunluluğu yoktur.Borçlu itirazında sebep bildirmemişse senet metninden anlaşılamayan itiraz nedenlerini itirazın kaldırılması aşamasında icra mahkemesinde ileri süremez. Eğer borçlu, borca itirazında sebep göstermişse alacaklının itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurması halinde gösterdiği sebeplerle bağlıdır ve senet metninden anlaşılamayan borca itiraz sebeplerini ileri süremez.

Borçlu borcun tamamı yerine bir kısmına da itiraz edebilir. Buna kısmi itiraz denir. Kısmi itirazda borçlu itiraz ettiği kısmı ayrıca ve açıkça belirtmek zorundadır aksi halde hiç itiraz etmemiş sayılır.

İtirazın Yapılması

Ödeme emrine itiraz etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine itiraz etmek zorundadır. İcra mahkemesine yapılan itirazlar geçersizdir.

İtiraz kural olarak takibin yapıldığı icra dairesine yapılır. Borçlu takibin yapıldığı yerden başka icra dairelerinde de ödeme emrine itiraz edebilir. Bu durumda borçludan gerekli giderler alınarak itiraz dilekçesi veya tutanak takibin yapıldığı yer icra dairesine gönderilir. İtirazın süresinde yapılıp yapılmadığı başvurulan icra dairesindeki tarihe göre belirlenir.

Ödeme emrine itiraz sözlü olarak veya dilekçe ile yapılır. Her iki halde de itiraz tutanağa geçirilir.

Borçlu itirazından her zaman vazgeçebilir ancak itirazdan vazgeçmenin herhangi bir koşula bağlanmaması gerekir. Ödeme emrine itiraz eden borçlu daha sonra borcunu öderse itirazından zımnen vazgeçmiş sayılır.

Gecikmiş İtiraz

Borçlu kusuru olmaksızın ödeme emrine süresi içinde itiraz edememişse engel ortadan kalktıktan sonra itiraz edebilir. Buna gecikmiş itiraz denir. Gecikmiş itiraz Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ndaki eski hale getirmenin icra ve iflas hukukundaki görünüş şeklidir.

Usulüne uygun bir tebligat yoksa gecikmiş itiraz yoluna gitmeye gerek yoktur. Çünkü usulsüz tebligatta itiraz süresi borçlunun tebligatı öğrendiğini bildirdiği tarihte başlar. Gecikmiş itirazda süre başlamıştır fakat borçlu kusuru olmayan bir sebepten ötürü süresi içinde itiraz edememiştir.

Gecikmiş itiraz engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine yapılır.  Her halde gecikmiş itiraz en geç haczedilen mallar paraya çevrilinceye kadar yapılır.

Gecikmiş itirazda borçlu itiraz nedenleriyle birlikte mazeretini ve onu kanıtlayan belgeleri bildirmek zorundadır.

İcra mahkemesi öncelikle takibin durdurulup durdurulmayacağına karar verir. Gecikmiş itiraz takibi kendiliğinden durdurmaz. İcra mahkemesi gecikme nedenine ve somut olayın özelliğine göre takibin durdurulmasına karar verebilir.

İcra mahkemesi dosya üzerinden karar verir. Gerek görürse tarafları davet ederek duruşma açar. Mazeret kabul edilirse icra takibi durur. Aynı oturumda alacaklı itirazın kaldırılmasını talep edebilir. Bu halde tahkikata devam edilir ve gerekli karar verilir. Önceden borçlunun mallarına haciz konulmuşsa mazeretin kabulü kararının tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde alacaklı itirazın kaldırılmasını talep etmez ya da itirazın iptali davası açmazsa haciz kalkar.

Ödeme emri son çare olarak ilanen tebliğ edilmiş ve borçlu kusuru olmaksızın öğrenememişse gecikmiş itiraz yoluna başvuramaz.

İTİRAZ

GECİKMİŞİTİRAZ

Ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde yapılması gerekir.

Engelin kalktığı günden itibaren 3 gün içinde yapılması gerekir. Her halde en geç haczedilen mallar paraya çevrilinceye kadar yapılabilir.

İcra dairesine yapılır.

İcra mahkemesine yapılır.

Takip kendiliğinden durur.

Takip kendiliğinden durmaz. İcra mahkemesi daha önce takibin durmasına karar vermemişse borçlunun mazeretinin kabulüne karar verilmesiyle durur.

Borçlunun itirazı üzerine herhangi bir inceleme yapılmaz ancak alacaklı itirazın hükümden düşürülmesini isterse inceleme yapılır.

İcra mahkemesi başvuru üzerine inceleme yapar ve takibin durup durmayacağına karar verebilir.

Borçlu itirazında neden belirtmek zorunda değildir.

Borçlu itiraz nedenlerini de dayanaklarını göstermek zorundadır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu