İcra Hukuku

Hacizde İstihkak Davaları

İstihkak kelimesi Arapça kökenli bir sözcüktür ve “hak isteme, hak etme, hak ediş” gibi anlamlara gelmektedir.

Hacizde yalnızca takip borçlusuna ait mallar haczedilir. Hacizde tertip kuralına göre önce çekişmesiz mallar haczedilir daha sonra çekişmeli mallar haczedilir. Borçluya ait olup olmadığı anlaşılamayan ya da taraflar arasında anlaşmazlıklara neden olan mallar çekişmeli mallar olarak adlandırılır.

Haczedilen bir malın borçlunun değil de üçüncü kişinin olduğu iddia ediliyorsa istihkak prosedürü uygulanır. İstihkak iddiasında bulunan üçüncü kişi bu iddiasını kanıtlar ve dava lehine sonuçlanırsa malın üzerine konan haciz kalkar. Eğer dava sonunda malın borçluya ait olduğu anlaşılırsa alacaklının talebi ile mal satılır ve bedeli alacağı karşılında alacaklıya ödenir.

İstihkak davasının konusu kural olarak her türlü hak olabilir. Borçlar hukukundaki kişisel haklar istihkak davasının konusu olamaz.

İstihkak davası sonunda verilen karar maddi anlamda kesin hüküm oluşturur.

A. Hacizli Malın Borçlunun Elinde Olması Halinde İstihkak Davası

  1. İSTİHKAK İDDİASI

Borçlunun elinde bulunan bir mal haczedilirken borçlu o malın bir başkasının mülkü veya rehni olduğunu söylerse ya da üçüncü kişi tarafından bu iddia ortaya atılırsa haczi yapan icra müdürü bu iddiaları haciz tutanağına geçirir. Borçlu ya da üçüncü kişinin bu iddiasına istihkak iddiası denir. İstihkak iddiasından vazgeçilirse bunun tutanağa geçirilmesi gereklidir aksi takdirde istihkak iddiasından vazgeçildiği tanıkla ispat edilemez.

Borçlunun elinde iken haczedilen bir mal için, üçüncü kişi daha sonra icra dairesine giderek istihkak iddiasında bulunabilir ve üçüncü kişinin iddiası tutanağa geçirilir.

Malın haczedildiğini öğrenen borçlu veya üçüncü kişi haczi öğrenmelerinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunmazlarsa aynı takip içinde bu bir daha bu iddiayı ileri süremezler.

İcra dairesi üçüncü kişinin istihkak iddiasını alacaklı ve borçluya bildirir ve itirazları için üç günlük süre verir.

  • Üç günlük süre içinde istihkak iddiasına itiraz etmeyen alacaklı ve borçlu istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Bu durumda üçüncü kişinin iddiası mülkiyete dayanıyorsa mal üzerindeki haciz kalkar ve üçüncü kişiye teslim edilir. Eğer üçüncü kişinin iddiası rehin hakkı ise mal rehin hakkı ile yüklü olarak haczedilmiş kabul edilir.
  • Alacaklı ya da borçlu üç günlük süre içinde üçüncü kişinin istihkak iddiasına itiraz ederse icra müdürü dosyayı icra mahkemesine gönderir.
  1. İSTİHKAK İDDİASINA İTİRAZ EDİLMESİ

Alacaklı ya da borçlu üç günlük süre içinde üçüncü kişinin istihkak iddiasına itiraz ederse icra müdürü dosyayı icra mahkemesine gönderir. Dosyayı alan icra mahkemesi takibin devamı veya ertelenmesi hakkında karar verir. Kural olarak istihkak iddia edilen mal hakkında takibin ertelenmesine karar verir.

İcra mahkemesi takibin ertelenmesine karar verirse haksız çıkması halinde alacaklının zararının karşılanması amacıyla üçüncü kişiden teminat alır.

İcra mahkemesi, istihkak iddiasının sırf satışı durdurmak maksadıyla kötüniyetli olarak ileri sürüldüğü ile ilgili ciddi sebepler bulur ve istihkak iddiasının haksız olduğu kanısına varırsa takibin devamına karar verir.

  1. İSTİHKAK DAVASI

Üçüncü kişi, takibin ertelenmesi veya devamına ilişkin kararın kendisine tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde kararı veren icra mahkemesinde istihkak davası açabilir.

Yedi günlük süre içinde istihkak davası açmayan üçüncü kişi bu iddiasından vazgeçmiş sayılır. Bunun üzerine alacaklı malın satışını talep edebilir. Üçüncü kişi isterse borçluya karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilir.

Eğer üçüncü kişiye istihkak iddiasında bulunma imkanı tanınmamışsa üçüncü kişi haczedilen mal hakkında veya mal haczedilip satılmış ancak bedeli henüz alacaklıya ödenmemişse satış bedeli hakkında istihkak davası açabilir. Bedel alacaklıya ödenmişse üçüncü kişi borçluya karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilir.

Üçüncü kişi süresi içinde istihkak davasını açar ancak daha sonra dava dosyası işlemden kaldırılırsa davacı üçüncü kişi dosyanın işlemden kaldırılmasından itibaren üç ay içinde istihkak davasını yenileyebilir.

İstihkak davalarında görevli mahkeme icra mahkemesidir.

Yetkili mahkeme ise icra takibinin yapıldığı ya da hacizli malın bulunduğu yer icra mahkemesidir.

Mal borçlunun eline iken haczedildiği için dava açma yükü üçüncü kişidedir. Davalı ise alacaklıdır. Eğer borçlu istihkak iddia edilen malın kendisine ait olduğunu söylüyorsa borçlu da davalı olarak gösterilir.

İstihkak davasında basit yargılama usulü uygulanır ve genel hükümlere göre görülür. İcra mahkemesi istihkak davasını mutlaka duruşmalı yapar. İstihkak davası diğer davalardan önce incelenir ve çabuk karara bağlanır.

Borçlunun ve üçüncü kişinin hileli işlem ve anlaşmaları ihtimaline karşı borçlunun gerçek alacaklılarını korumak için bazı özel ispat hükümleri düzenlenmiştir. Buna göre istihkak davasında davacı konumundaki üçüncü kişi, malı nasıl kazandığını ve malın borçlunun elinde bulunmasının hukuki ve fiili sebepleri ile olayları göstermek ve ispatlamakla yükümlüdür.

Kanunda davacı üçüncü kişinin ispat yükünün yanı sıra alacaklı lehine karineler kabul edilmiştir. Örneğin taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır; birlikte oturulan yerdeki malların niteliği itibariyle karşı cinse ve çocuklara ait olduğu açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bu kişilerin sayılır.

İstihkak davasında tarafların gösterdiği bütün deliller icra mahkemesi hakimi tarafından serbestçe takdir edilir.

İstihkak davasında Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenen bütün delillere, yemin ve tanık deliline başvurmak mümkün olduğu için istihkak davası sonucunda verilen karar maddi anlamda kesin hüküm oluşturur.

İstihkak davası boyunca satış isteme süreleri işlemez.

İcra mahkemesi, dava sonuçlanmadan takibin devamına karar verirse ve mal satılıp paraya çevrilirse bu bedelin yargılama sonuna kadar alacaklıya ödenmemesine veya teminat karşılığında ya da duruma göre teminatsız olarak alacaklıya verilmesine karar verir. Bu durumda davanın konusu artık satış bedelidir, davaya satış bedeli üzerinden devam edilir.

İcra mahkemesi istihkak davası neticesinde iki şekilde karar verebilir:

  • İstihkak davasının reddi:

İcra mahkemesi davacı üçüncü kişinin istihkak iddiasını haksız bulursa davanın reddine karar verir. Ret kararı ile mal üzerindeki haciz kesinleşir ve daha önce takibin ertelenmesine karar verilmişse erteleme kararı kalkar. Takibin ertelenmesine karar verilmişse istihkak davası nedeniyle alınması geciken miktarın yüzde yirmisinden az olmamak üzere davacı aleyhine tazminata hükmedilir.

  • İstihkak davasının kabulü:

İcra mahkemesi davacı üçüncü kişinin istihkak iddiasını haklı görürse davanın kabulüne ve iddia edilen hakkın varlığına karar verir. Üçüncü kişinin iddiası mülkiyet hakkı ise mal üzerindeki haciz kalkar ve üçüncü kişiye teslim edilir. Üçüncü kişinin mal üzerinde başka bir ayni hakka sahip olduğuna karar verilirse bu hakka zarar gelmeyecek şekilde mal haczedilir. Bu halde mahkeme itiraz eden alacaklı veya borçlunun kötüniyetli olduğu kanısına varırsa haczedilen malın değerinin yüzde on beşinden az olmamak üzere tazminata hükmeder.

B. Çalınmış veya Kaybolmuş Şeyler İçin İstihkak Davası

Çalınmış veya kaybolmuş şeyler hakkında Türk Medeni Kanunu’na göre istihkak davası açılabilir.

    TÜRK MEDENİ KANUNU

    MADDE 989

    Taşınırı çalınan, kaybolan ya da iradesi dışında başka herhangi bir şekilde elinden çıkan zilyet, o şeyi elinde bulunduran herkese karşı beş yıl içinde taşınır davası açabilir.

    Bu taşınır, açık artırmadan veya pazardan ya da benzeri eşya satanlardan iyiniyetle edinilmiş ise; iyiniyetli birinci ve sonraki edinenlere karşı taşınır davası, ancak ödenen bedelin geri verilmesi koşuluyla açılabilir.

    Diğer konularda iyiniyetli zilyedin haklarına ilişkin hükümler uygulanır.

    MADDE 990

    Zilyet, iradesi dışında elinden çıkmış olsa bile, para ve hamile yazılı senetleri iyiniyetle edinmiş olan kimseye karşı taşınır davası açamaz.

    MADDE 991

    Bir taşınırın zilyetliğini iyiniyetle edinmemiş olan kimseye karşı önceki zilyet, her zaman taşınır davası açabilir.

    Eğer önceki zilyet de, zilyetliği iyiniyetle edinmemiş ise sonraki zilyede karşı taşınır davası açamaz.

C. Hacizli Malın Üçüncü Kişinin Zilyetliğinde Olması Halinde İstihkak Davası

Üçüncü kişinin elindeki bir malın borçluya ait olduğu iddia edilirse mal haczedilebilir. Alacaklının borçlunun olduğunu iddia ederek haczettirdiği mal üçüncü kişinin elindeyse ve bu üçüncü kişi yediemin olarak malın kendisinde bırakılmasını kabul etmişse mal muhafaza altına alınmaz.

Haczi gerçekleştiren icra müdürü tarafından alacaklıya üçüncü kişiye karşı icra mahkemesinde istihkak davası açması için yedi günlük süre verilir. Bu süre içinde dava açılmazsa istihkak iddiası kabul edilmiş sayılır ve mal üzerindeki haczin kalkmasına veya üzerindeki hakla birlikte haczedilmesine karar verilir.

Alacaklı istihkak davasını açarsa dava sonuçlanıncaya kadar malın satışı yapılamaz. Alacaklı davayı kaybederse mal üzerindeki haciz kalkar. Dava alacaklının lehine sonuçlanırsa mal üçüncü kişiden alınır ve alacaklının talebi ile satılarak bedelinden alacaklıya alacağı ödenir.

D. BORÇLU İle Üçüncü Kişinin Malı Birlikte Elde Bulundurmaları

Taşınır malı borçlu ve üçüncü kişinin birlikte elde bulundurmaları halinde mal borçlunun elinde sayılır. Bu halde istihkak davası açma yükü malı borçlu ile birlikte elinde bulunduran üçüncü kişiye düşer.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu