Genel Hukuki Bilgiler

Yasama Nedir?

Devletler, kural koyma ve koyduğu kuralları uygulamaya geçirme olmak üzere hukuki olarak iki faaliyet yürütmektedirler.

Genel, soyut kural koyma yetkisi yasama organına; yasama organı tarafından konulmuş olan normların uygulanması yürütme organına ait yetkilerdir.

Yasama Fonksiyonu – Yasama Alanı

Yasama organı, yasama faaliyetlerini kanunlarla meydana getirir. Kanunlar maddi ve şekli olmak üzere iki başlıkta incelenebilmektedir.

Şekli kanunlar, sübjektif durumlar meydana getirerek, kişisel, öznel ve daha dar kitlelere hitap eden normlardan ibarettir. Şekli kanunlara örnek olarak, belirli bir kişiye aylık bağlanması, ismen belirli bir kişinin yabancı ülkeye eğitim için gönderilmesine ilişkin kanunlar verilebilmektedir.

Maddi kanunlar, genel, soyut, kişilik dışı normlar ile geniş kitlelere hitap eden normlar bütünüdür.

Yasama Yetkisinin Genelliği (Sınırsızlığı) İlkesi Nedir?

Yasama organı Anayasaya aykırı olmamak koşuluyla her konuyu dilediği gibi düzenleyerek norm haline getirebilmektedir.

Yasama yetkisinin genelliği ilkesinin istisnaları mevcuttur. Anayasada yer alan yasama organına getirilmiş olan tüm sınırlamalar ve yasaklamalar bu istisnaları oluşturur.

Yasama Yetkisinin İlkelliği (Asilliği) İlkesi Nedir?

Yasama organı yetkisini doğrudan Anayasadan aldığı için bir konuyu özerk ve serbestçe ilk kez düzenleyebilir.

Bir konu doğrudan doğruya yasama organı tarafından düzenlenebildiğinden yasama bir yetki; yürütme ise kanundan kaynaklanması sebebiyle görev niteliğindedir.

Yürütmenin cumhurbaşkanlığı kararnamesi ve olağanüstü hallerde cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarma yetkisi yasama yetkisinin asliliği ilkesinin istisnalarını oluşturur.

Yasama Yetkisinin İlkelliği (Asilliği) İlkesi Nedir?

Yasama Yetkisinin Devredilmezliği İlkesi Nedir?

Yasama ilkesinin devredilmezliği ilkesi, 1982 Anayasasının 7. maddesinde şöyle düzenlenmiştir: “Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez.”

Yasama İşlemleri Nelerdir?

Anayasaya göre kanun yapma yetkisi TBMM’ye aittir. Bir kanunun hangi tarihte yürürlüğe gireceği hakkında kanun metninde herhangi bir düzenleme yoksa Resmi Gazetede yayımlandığı gün yürürlüğe girer.

Parlamento kararları ise TBMM’nin kanun yapma yetkisi haricindeki işlemleridir. Parlamento kararları genellikle yasama meclisinin iç örgütlenişlerine, çalışma usullerine, siyasal kararlarına veya yasama meclisinin yürütme organıyla olan ilişkilerine yönelik kararlardır.

Yasama meclisinin kendi iç düzeni ile alakalı usul ve esasları düzenlemek amacıyla koyduğu kurallara TBMM içtüzüğü ismi verilir. İçtüzükler taşıdıkları siyasal önem neticesinde sessiz anayasa olarak da nitelendirilirler. Cumhurbaşkanı Anayasaya aykırı gördüğü içtüzük hükümlerine karşı Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası açabilirken; içtüzük hükümleri somut norm denetimiyle Anayasa Mahkemesi’ne götürülemez.

TBMM’nin Kuruluşu

1961 Anayasası döneminde ikili meclis sistemi benimsenmişken 1982 Anayasası, tek meclisli sistemi benimsemiştir. İkili meclis sistemi, demokratik düzeni yavaşlatan ve çoğunlukla halk meclisinin etkisini azaltma amacını güden bir yapıdır. TBMM, 2017 Anayasa değişikliği gereğince 600 milletvekilinden oluşmaktadır.

TBMM Seçimleri

Anayasamızın 77. Maddesinde de düzenlendiği üzere, TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri beş yılda bir aynı günde yapılmaktadır. Bu beş yıllık süre dolmadan Cumhurbaşkanı ve TBMM üye tam sayısının beşte üç çoğunluğu ile seçimlerin yenilenmesine karar verebilmektedir.

Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir sebeple boşalması halinde, genel seçime bir yıldan az bir süre kalması halinde kırk beş gün içinde; genel seçime bir yıldan fazla süre olması halinde, makamın boşaldığı günden sonra gelen kırk beş gün içindeki son Pazar günü TBMM seçimi de Cumhurbaşkanı seçimi ile birlikte yenilenir.

Seçimlerin yapılması savaş sebebiyle mümkün olmazsa, TBMM kararıyla bir yıl ertelenerek geriye bırakılabilmektedir.

TBMM üyeliklerinde boşluk oluşması halinde ara seçim ile boşlukların doldurulması sağlanabilmektedir. Bir ilin veya seçim çevresinin mecliste üyesinin kalmaması durumunda ara seçime gitmek mecburidir. Ara seçim, her seçim döneminde bir defa ve yapılmış olan genel seçimden itibaren otuz ay geçmiş olması halinde yapılabilmektedir. Ara seçim, boşalan üyeliklerin sayısının üye tam sayısının yüzde beşini bulması halinde üç ay içinde yapılabilmektedir. Genel seçimlere bir yıl kalması halinde ara seçim yapılamamaktadır.

Fakat ara seçim ile erken seçim karıştırılmamalıdır. Şöyle ki: Erken seçimde tüm milletvekilleri tekrardan seçiliyorken; ara seçimde boşluk oluşması halinde boşalan milletvekillerinin yerinin doldurulması amacıyla boşalan üyeliklerinin seçim çevrelerinde yapılmaktadır.

Seçim Sistemleri Nelerdir?

Seçim sisteminin belirlenmesinde ülkeler yönetimde istikrar veya temsilde adalet ilkelerine bağlı kalarak tercihlerde bulunmaktadırlar. Her ne kadar seçilmiş olan sistemler farklılık gösterse de yönetimde istikrar ve temsilde adalet ilkelerinin dengelenmesi gerekmektedir.

Seçim sistemleri başlıca iki gruba ayrılmakta olup bunlar: Nispi (Orantılı) seçim sistemi ile çoğunluk sistemleridir.

Seçim Sistemleri Nelerdir?

Çoğunluk Sistemleri Nedir?

Çoğunluk sistemleri oyların çoğunluğunu alanın tüm milletvekillerini almış olduğu seçim sistemleridir.

Çoğunluk sistemleri; tek turlu çoğunluk sistemleri ve iki turlu çoğunluk sistemleri olmak üzere incelenmektedir. Tek turlu çoğunluk sistemlerinde, seçim çevresinde en çok oyu alan aday veya partinin tüm adayları seçilmiş olur. İki turlu çoğunluk sistemlerinde; birinci turda aday veya parti, o seçim bölgesindeki mutlak çoğunluğunu kazanırsa, o aday veya parti kazanmış olur 2.tura gerek kalmaz. Tersi durumunda yapılan seçimden bir iki hafta sonra 2.tur seçim yapılır. Ve 2.tura en çok oy alan iki aday veya parti katılabilmektedir.

Nispi (Orantılı) Seçim Sistemi Nedir?

Belirli bir seçim çevresinde seçime katılmış olan her partinin aldığı oy oranında milletvekili çıkardığı sitemdir.

Nispi temsil sistemi; ulusal düzeyde ve seçim çevresi düzeyinde olmak üzere iki biçimde incelenmektedir.

Ulusal düzeyde nispi temsil sistemi, tüm ülkenin seçim çevresi olarak kabul edilmiş olduğu seçim sitemidir. Seçim çevresi düzeyinde nispi temsil sisteminde her parti o seçim çevresinde çıkan milletvekili sayısı kadar aday içeren listeyle seçime katılır. Kural olarak her parti aldığı oy oranında milletvekili çıkarır.

Seçim çevresi düzeyinde nispi seçim sistemleri; en büyük artık usulü, en kuvvet ortalama, milli bakiye usulü ve ülkemizde de uygulanmakta olan d’hondt sistemi olmak üzere ayrılmaktadır.

Türkiye’de Uygulanan Seçim Sistemi Nedir?

Ülkemizde uygulanmamakta olan seçim sistemi, seçim çevresi düzeyinde nispi (orantılı) temsil sistemidir. Geçerli olan baraj sistemi ise ülke düzeyinde barajdır. Artık oyların dağılımı konusunda d’Hondt sistemi uygulanmaktadır.

Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz.

2018 yılı 7102 sayılı kanun ile siyasi partilerin ittifak yaparak seçimlere gidebilmesi sağlanmış ve sonuç olarak, seçim ittifakı, küçük partilerin ülke barajını geçme imkanını kolaylaştırmıştır.

Ekin Hukuk Bürosu olarak alanında uzman avukat kadromuzla dava ve işlemlerinizi takip edebilmemiz için bizimle iletişim kurabilirsiniz.

Av. Ahmet EKİN & Zeynep Öykü ÖNDER

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu