Genel Hukuki Bilgiler

Ömür Boyu Gelir Sözleşmesi

Ömür boyu gelir sözleşmesi TBK m. 607/1’de tanımlanmıştır.

Türk Borçlar Kanunu’nun 607. maddesine göre, “Ömür boyu gelir sözleşmesi, gelir borçlusunun gelir alacaklısına, içlerinden birinin veya üçüncü bir kişinin ömrü boyunca belirli dönemsel edimlerde bulunmayı üstlendiği sözleşmedir.”

Ömür boyu gelir sözleşmesinde gelir borçlusunun gelir ödeme ediminin süresi; gelir alacaklısının yaşamı boyunca sürebileceği gibi, gelir borçlusunun veya üçüncü bir kişinin ömrü boyunca da olabilir.

Ömür boyu gelir sözleşmesinin tarafları gelir borçlusu ve gelir alacaklısıdır. Gelir alacaklısı daima gerçek bir kişidir, tüzel kişiler bu sözleşmede gelir alacaklısı olamazlar. Buna karşılık, gelir borçlusu, gerçek kişi olabileceği gibi tüzel kişi de olabilir.

Ömür boyu gelir, TBK m. 607-610’a göre ya taraflarca yapılacak sözleşmeye ya bir hakim hükmüne ya da TMK m. 568 ve 601 uyarınca mirasbırakanın yapmış olduğu bir ölüme bağlı tasarufa dayanır.

Gelirin düzenli aralıklarla tekrarlanmak suretiyle dönemsel olarak ödenmesi gerekir. Gelirin bu biçimde ödenmesi, sözleşmenin niteliğini dönemsel borç sözleşmesi haline dönüştürmektedir

Ömür Boyu Gelir Sözleşmesinin Nitelikleri

Ömür boyu gelir sözleşmesi ivazlı olabileceği gibi, ivazsız da olabilir. İvazlı gelir sözleşmesinin temelinde yer alan sözleşme bir satış, eser, hizmet, hatta herhangi bir sözleşme olabilir. İvazsız gelir sözleşmesi, niteliği itibariyle bir bağışlamadır.

Ömür boyu gelir sözleşmesi sebebe bağlı bir sözleşmedir . Dolayısıyla, temel işlemdeki sakatlık tasarruf işlemini de sakatlar. Bu bakımdan, temel işlem, ömür boyu gelir sözleşmesinin sakatlık nedeniyle iptal edilmesi halinde önem arzedebilir.

Gelir borcu, gelir borçlusunun veya üçüncü kişinin ömrüyle sınırlı ve gelir alacaklısı da bu kişiden önce ölür ise, sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde gelir, gelir alacaklısının mirasçılarına geçer.

Ömür Boyu Gelir Sözleşmesinin Şekli

Ömür boyu gelir sözleşmesinin bağlı olduğu şekil TBK m. 608  uyarınca yazılı şekildir.

Yazılı şekil, adi yazılı şekil olup, sözleşmenin objektif ve sübjektif tüm esaslı noktalarını içermelidir. Burada öngörülmüş olan yazılı şekil şartı, sözleşmenin geçerlilik şartıdır

Ömür boyu gelir sözleşmesi, ivazlı ise karşı edim de dahil sözleşmenin tamamı, özellikle objektif ve sübjektif esaslı noktaları yazılı şekle tabidir. Buna karşılık, gelir alacaklısı, karşı edim olarak bir taşınmazın mülkiyetinin devrini üstlenmiş ise, taşınmaz mülkiyetinin devri resmi şekle bağlı olduğu için, ömür boyu gelir sözleşmesinin de resmi şekilde yapılması gerekir. Bu takdirde ömür boyu gelir sözleşmesi, tapu sicil müdürlüğünde yapılmalıdır.

Buna karşılık, ömü boyu gelir ivazsız yani, bağışlama niteliğinde ise, TBK. m. 14/1’e göre yalnız borç altına giren bağışlayanın, yani gelir borçlusunun imzasının yazılı şekilde olması yeterlidir.

Gelir Borçlusunun Borçları Nelerdir?

Taraflar gelirin ödenme zamanıyla ödeme biçimini aralarında serbestçe kararlaştırabilirler. Bu bağlamda ödemelerin aylık veya üç aylık dönemlerde ve dönem başında peşin olarak yapılması kararlaştırılabilir.

Taraflar sözleşmede ödeme zamanı ve biçimi hakkında bir hüküm koymamışlarsa, kanun koyucu TBK. m. 609’da düzenleyici nitelikte bir hüküm koymuştur. Buna göre sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa gelir borçlusu, gelir alacaklısına geliri, her altı ayda bir ve peşin olarak ödemek zorundadır.

Gelir ödeme süresi ömrüne bağlanmış olan kişi, peşin ödeme öngörülen dönemin sona ermesinden önce ölse bile, o döneme ait gelirin tamamı gelir borçlusu tarafından borçlanılmış sayılır, dolayısıyla artan kısmının geri verilmesi istenemez. Buna karşılık taraflar, ödemenin peşin değil de işledikten sonra ödenmesini kararlaştırmışlarsa, alacaklıya yalnız işlemiş olan, yani yaşadığı sürelere ilişkin ödeme yapılır.

Gelir borçlusu, süresinde borcunu yerine getirmez ve temerrüde düşerse, TBK  m. 121 ‘e göre icra takibine girişildiği veya dava açıldığı günden itibaren temerrüt faizi ödemek zorunda kalır.

Gelirin Devri

TBK m. 610′ a göre sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa gelir alacaklısı, haklarını başkasına devredebilir. Ancak, burada devredilecek hak, alacaklının kişiliğine sıkı bir şekilde bağlı olduğu için kök hakkın kendisi değil, bundan doğan her bir gelir alacağıdır.

Bu bağlamda mesela gelir alacaklısı, işlemiş 1 veya 2, 3 bireysel gelir alacağını üçüncü kişiye devredebilir.

Ömür Boyu Gelir Sözleşmesinde Gelir Haczedilebilir Mi?

Türk Borçlar Kanunu, ömür boyu gelirin haczedilebilirliği konusunda bir hüküm içermemektedir. Ancak, burada da yukarıda gelirin devrine ilişkin hüküm ve açıklamaların kıyas yoluyla uygulanması mümkündür.

Dolayısıyla, kök hakkın haczi caiz olmamalı, buna karşılık bu haktan doğan bireysel gelir alacaklarının, alacaklının ihtiyacı dışındaki kısmının haczi mümkün olmalıdır.

Diğer taraftan, gelir borçlusu iflas ederse, gelir alacaklısı, gelir borçlusunun yükümlü olduğu dönemsel gelirin elde edilebilmesi için ilgili sosyal güvenlik kurumunca ödenmesi gereken anaparaya denk düşen bir parayı iflas masasına kaydettirme hakkını elde eder.

Ömür Boyu Gelir Sözleşmesinde Zamanaşımı

Gelir alacağının tabi olduğu zamanaşımı yönünden kök alacakla bireysel alacaklar arasında bir ayırım yapmak gerekir.

Kök alacak, genel bir gelir alacağını ifade ettiği için bu hak, TBK. m. 146 ‘ya göre 10 yılda zamanaşımına uğrar.

Buna karşılık, bireysel her alacak hakkı, yani sözleşmede öngörülen dönemlerde, böyle bir hüküm yoksa Kanuna göre 6 ayda bir ödenmesi gereken alacaklar, 5 yılda zamanaşımına uğrar.

Stj. Av. Mehmet Can CİVAN & Av. Ahmet EKİN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu