İdari Yargılama Hukuku

İdari Yargıda Hâkimlik Mesleği

Hâkimler ve savcılar adli ve idari yargı hâkim ve savcıları olarak görev yaparlar. Bu görevler meslekten hâkim ve savcılar eliyle yürütülür (AY m. 140/1).

Hâkimler, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre görev ifa ederler (AY m. 140/2).

Hâkimlik (ve Savcılık) Teminatı

Hâkimler (ve savcılar) azlolunamazlar, kendileri istemedikçe Anayasada gösterilen yaştan önce emekliye ayrılamazlar; bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle de olsa, aylık, ödenek ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamazlar (AY m. 139/1).

Meslekten çıkarılmayı gerektiren bir suçtan dolayı hüküm giymiş olanlar, görevini sağlık bakımından yerine getiremeyeceği kesin olarak anlaşılanlar veya meslekte kalmalarının uygun olmadığına karar verilenler hakkında kanundaki istisnalar saklıdır (AY m. 139/2).

Hâkimlerin Bağımsızlığı ve Tarafsızlığı

Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır (AY m. 9).

Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler (AY m. 138/1).

Hâkimler, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre görev ifa ederler (AY m. 140/4).

Hâkimler ve savcılar, kanunda belirtilenlerden başka, resmî ve özel hiçbir görev alamazlar (AY m. 140/5). Hâkimler ve savcılar ile Sayıştay dâhil yüksek yargı organları mensupları siyasi partilere üye olamazlar (AY m. 68/5). Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz (AY m. 138/2). Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz (AY m. 138/3).

Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez (AY m. 138/4).

Hâkimlerin bağımsızlığı, yargısal görevlerine ilişkindir. Hâkimler, idari görevleri yönünden bağımsız değildirler. Zira, Hâkimler ve savcılar idari görevleri yönünden Adalet Bakanlığına bağlıdırlar (AY m. 140/6).

İdari Yargı Hâkimi Olma Şartları

İdari yargı hakimi olabilmek için öncelikle adaylığa atanmak gerekir; adaylık dönemini geçirip aşağıdaki koşullara uygun olarak ehliyetini kanıtlamış olmadıkça, hiç kimse hakimlik ve savcılığa atanamaz (HaSK 7/1). Adaylar, Devlet Memurları Kanunu’ndaki Genel İdare Hizmetleri sınıfına dahil olup, hakimlik ve savcılığın sınıf ve derecelerine dahil değildir ve haklarında, Devlet Memurları Kanunu’nun Hakimler ve Savcılar Kanunu’na aykırı olmayan hükümleri uygulanır (m. 7/3).

Adaylığa atanabilmek için aşağıdaki şartları taşıyor olmak gerekir (m. 8/1):

  • Türk vatandaşı olmak,
  • Giriş sınavının yapıldığı yılın ocak ayının 1. günü itibarıyla 35 yaşını doldurmamış olmak,
  • İdarî yargı adayları için; hukuk fakültesinden mezun olmak veya yabancı bir hukuk fakültesini bitirip de Türkiye’de hukuk fakülteleri programlarına göre eksik kalan derslerden sınava girip başarı belgesi almış bulunmak; hukuk fakültesinden mezun olanlar dışından alınacak adaylar bakımından, her dönemde alınacak aday sayısının %20’sini geçmemek üzere, hukuk bilgisine programlarında yeterince yer veren siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat ve maliye alanlarında en az 4 yıllık yükseköğrenim yapmış veya bunlara denkliği kabul edilmiş yabancı öğretim kurumlarından mezun olmak,
  • Kamu haklarından yasaklı olmamak,
  • Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı veya İdari Yargı Ön Sınavında başarılı olmak,
  • Askerlik durumu itibariyle askerlikle ilgisi bulunmamak veya muvazzaflık hizmetini yapmış yahut ertelenmiş veya yedeğe geçirilmiş olmak,
  • Hakimlik ve savcılık görevlerini sürekli olarak yurdun her yerinde yapmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı veya engelliliği, alışılmışın dışında çevrenin yadırgayacağı şekilde konuşma ve organlarının hareketini kontrol zorluğu çekmek gibi engeli bulunmamak,
  • Taksirli suçlar hariç olmak üzere, 3 aydan fazla hapis veya affa uğramış olsa bile Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyet kırıcı bir suçtan veya kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma suçlarından dolayı hükümlü bulunmamak veya bu suçlardan veya taksirli suçlar hariç olmak üzere üç aydan fazla hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektiren bir fiilden dolayı soruşturma veya kovuşturma altında olmamak,
  • Yazılı yarışma sınavı (İdari Yargı Hakim Adaylığı Sınavı) ile mülakatta başarı göstermek,
  • Hakimlik ve savcılık mesleğine yakışmayacak tutum ve davranışlarda bulunmamış olmak.

İdare Hukuku; tarafların hak kayıplarının önüne geçilebilmesi amacıyla her aşamada büyük önem taşımakta ve uzmanlık gerektirmektedir. İdare hukuku alanında yapılacak işlemlerde hukuki destek talebiniz bulunması halinde Ekin Hukuk Bürosu ile iletişime geçerek ticaret hukuku alanında tecrübeli avukatlarımızdan hukuki destek alabilirsiniz.

Av. Ahmet EKİN & Şevval Asude DOĞAN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu