Ceza Hukuku

Haberleşmenin Engellenmesi Suçu (TCK. m.124)

Haberleşmenin Engellenmesi Suçu (TCK. m.124)

İnsan Hakları Sözleşmesinin 8. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve yazışmasına saygı gösterilmesi hakkına sahiptir.” Yine aynı şekilde Anayasanın 22. maddesi de haberleşme özgürlüğünü düzenlemiştir. Buna göre; “Herkes, haberleşme özgürlüğüne sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır”

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa da düzenleme alanı bulan haberleşme özgürlüğünü engelleyecek davranışlar ise Türk Ceza Kanunu kapsamında cezalandırılmıştır.

Türk Ceza Kanununda “Kişilere Karşı Suçlar” kısmının, “Hürriyete Karşı Suçlar” başlıklı bölümünde kanunun 124. maddesinde bu suç şu şekilde düzenlenmiştir;

Haberleşmenin engellenmesi

Madde 124-

(1)Kişiler arasındaki haberleşmenin hukuka aykırı olarak engellenmesi halinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur. (2)Kamu kurumları arasındaki haberleşmeyi hukuka aykırı olarak engelleyen kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Her türlü basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı bir şekilde engellenmesi halinde, ikinci fıkra hükmüne göre cezaya hükmolunur.

Türk Ceza Kanununun 124. maddesinde üç farklı suç tipi düzenlemiştir. Bu suçlar şu şekildedir; Kişiler arasındaki haberleşmenin engellenmesi suçu, kamu kurumları arasındaki haberleşmenin engellenmesi suçu ve her türlü basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı şekilde engellenmesi.

Haberleşmenin engellenmesi suçu ile korunmak istenen hukuki menfaat haberleşme özgürlüğüdür. Haberleşme özgürlüğü ise kişilerin veya kamu kuruluşlarının dilediği kişilerle dilediği gibi haberleşmesini ifade etmektedir.

I.       Suçun Unsurları

1.      Maddi Unsurlar

a.       Fiil

  • Kişiler Arasındaki Haberleşmeyi Engelleme Suçu

Kişiler arasındaki haberleşmeyi engelleme suçunu düzenleyen 124. maddenin 1. fıkrasında suçu oluşturan hareketler bakımından açıkça düzenleme yapılmamış olup yalnızca suçun neticesi olan haberleşmenin engellenmesinden bahsedilmiştir. Bu nedenle bu suç tipi serbest hareketlidir. Yani haberleşmeyi engelleyen her fiil bu suç tipini diğer şartların da varlığı halinde oluşturabilecektir.

Bu suça örnek olarak mağdura gönderilen mektupların yırtılması, mail üzerinden kişiye virüs gönderilmesi verilebilir.

Bazı hallerde bu suç tipinin oluşabilmesi için neticenin bir süre devamının gerekmesi söz konusu olabilir. Örneğin internetin bağlantısının kesilmesi durumunda haberleşmenin engellenmesi suçunun oluşabilmesi için bu durumun bir süre sürmesi gerekmektedir. Aksi halde bu suç söz konusu olamayacaktır.

YARGITAY 18. CEZA DAİRESİ Esas 2015/7930, Karar  2015/4405 Tarih 8.07.2015.

Dosya kapsamına göre; K.. E.. PTT Merkez Müdürlüğünde posta dağıtıcısı olarak görev yapan sanığın, görevi gereği tevdi edilen mektupların bir kısmını açtığı, bir kısmını ise muhataplarına teslim etmeyerek, kişiler arasındaki haberleşmeyi hukuka aykırı olarak engellediği anlaşılmakla, sanığın sübut bulan eyleminin TCK’nın 124/1. maddesindeki haberleşmenin engellenmesi suçu kapsamında değerlendirilip, anılan suçtan sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmesi gerekirken, sanığa isnat olunan eylemler salt haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirilip, yasal ve yeterli olmayan gerekçelere dayalı olarak, yazılı şekilde düşme kararı verilmesi,

Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA

YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ Esas 2015/6329, Karar 2019/10545, Tarih 03.07.2019

Sanık hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;

Sanığın, zorla arabaya bindirdiği mağdurenin başkalarına haber vermesine engellemek maksadıyla cep telefonunun alması şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK’nın 124. maddesinde düzenlenen haberleşmenin engellenmesi suçunu oluşturduğu gözetilerek bu suçtan mahkûmiyeti yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek nitelikli yağma suçundan beraatına karar verilmesi,

Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’ nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.07.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

  • Kamu Kurumları Arasındaki Haberleşmeyi Engelleme Suçu

Kamu kurumları arasındaki haberleşmenin engellenmesi suçunun madde metninde ayrıca düzenlenmesinin sebebi kamu kurumları arasındaki haberleşmenin engellenmesinin devletin işleyişinde aksamaya neden olabileceğidir.

Kamu kurumlarına örnek olarak; bakanlıklar, TRT ve TOKİ verilebilecektir.

  • Basın ve Yayın Organının Yayınını Engelleme Suçu

Maddenin 3. fıkrası bakımından birinci ve ikinci fıkrada korunan haberleşme özgürlüğünün yanında basın özgürlüğü ve düşünce özgürlüğü de korunmaktadır.

Madde metnindeki basın ve yayın organından anlaşılması gereken her türlü kitle iletişim aracını kullanarak yayın yapan organdır. Suç, basın ve yayın organının yayınının engellenmesiyle oluşmaktadır.

Suç tipinde yalnızca neticeye yer verilmiş olup hangi fiillerle bu suçun oluşabileceği düzenlenmediğinden söz konusu suç serbest hareketlidir.

Bu suç tipine yayın organına ait gazetelerin dağıtılmasının engellenmesi ve belirli bir televizyon kanalının yayın yapmasının engellenmesi örnek verilebilir.

b.      Fail

Haberleşmeyi engelleme suçunda fail bakımından madde metninde ayrıca bir özellik aranmadığından bu suçun faili herkes olabilmektedir. Bu nedenle haberleşmenin engellenmesi suçu özgü suç niteliği taşımamaktadır.

c.       Mağdur

Maddenin 1. fıkrasında düzenlenen kişiler arasında haberleşmenin engellenmesi suçun mağduru hakkında sınırlandırma bulunmamakta olup herkes suçun mağduru olabilmektedir.

Maddenin 2. maddesinde düzenlenen kamu kurumları arasındaki haberleşmenin engellenmesi durumunda ise mağdur yalnızca kamu kurumları olabilmektedir.

Maddenin 3. fıkrasında düzenlenen basın ve yayın organlarının yayınının hukuka aykırı şekilde engellenmesi halinde ise mağdur yayını engellenen basın ve yayın organı ile sınırlandırılmıştır.

d.      Suçun Konusu

Haberleşmenin engellenmesi suçunda her fıkrada ayrı bir suç tipi düzenlenmektedir. Maddenin birinci ve ikinci fıkrasında; belirli araçlarla yapılan, kişiler ve kurumlar arasındaki haberleşme suçun konusunu oluşturmaktadır.

124. maddenin 3. fıkrasında düzenlenen basın ve yayın organının yayınını hukuka aykırı olarak engelleme suçu bakımından ise suçun konusu yayındır.

Bu suç tipinin oluşabilmesi için araç vasıtasıyla gerçekleştirilen bir iletişimin bulunması gerekmektedir. Haberleşme telefonla, e-postayla veya mektupla gerçekleşebilir.

2.      Manevi Unsur

Bir fiilin taksirle gerçekleştirilmesinin cezalandırılması için taksirle gerçekleştirilen fiilin kanunda açıkça düzenlenmiş olması gerekmektedir. Kanunda bu suçun taksirle işlenen hali açıkça düzenlenmediğinden haberleşmenin engellenmesi suçu bu nedenle ancak kasten işlenebilmektedir.

Haberleşmenin engellenmesi suçunda kanun haberleşmenin hukuka aykırı şekilde engellenmesi gerektiğini düzenlemiştir. Yani failin işlediği fiilin hukuka aykırı olduğunu bilmesi bir ve buna rağmen bu fiili gerçekleştirmeyi istemesi halinde bu suç oluşacaktır.

Yargıtay 2. Ceza Dairesi de 2014/29116 Esas, 2017/3121 Karar sayılı kararında telefon kablolarını çalan sanıklarının haberleşmenin engellenmesi yönünde kastlarının olmaması sebebiyle bu suçun oluşmayacağını ortaya koymuştur.

YARGITAY 2. CEZA DAİRESİ Esas 2014/29116, Karar 2017/3121,Tarih 20.03.2017

Olayın oluş şekli ve sanıkların güttüğü amaç ve saik nazara alınarak, sanıkların amacının, telefon kablolarını çalmak olması, kişiler arasındaki haberleşmenin engellenmesi yönünde bir kastlarının olmaması karşısında, sanıkların üzerlerine atılı bu suç yönünden, suçun manevi unsurunun gerçekleşmemesi sebebi ile beraatlarına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkûmiyetlerine karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA,

3.      Hukuka Aykırılık Unsuru

Kanun maddesinde “ haberleşmenin hukuka aykırı bir şekilde engellenmesi” kavramına yer verildiğinden haberleşmenin engellenmesi suçunun oluşabilmesi için haberleşmenin hukuka aykırı şekilde engellenmesi gerekmektedir.

Hukuka uygunluk sebeplerinin bulunması halinde ise bu suç oluşmayacaktır. Hakkın kullanılması ve ilgilinin rızası bu suç bakımından mevcut olduğunda fiil hukuka uygun olacaktır.

Bir hakkın kullanılmasına örnek olarak ebeveynlerin tedip hakkı kapsamında çocuğunun ders çalışması amacıyla internet bağlantısını kesmesi verilebilecektir.

II.      Suçun Özel Görünüş Biçimleri

1.      Teşebbüs

Haberleşmenin engellenmesi suçuna teşebbüs mümkündür. Bu duruma örnek olarak A kişisinden B kişisine gönderilen mektubun yırtılmasını takiben mektup sahibi tarafından mektubun okunabilir hale getirilmesi halinde bu suça teşebbüsten bahsedilebilecektir.

2.      İştirak

Haberleşmenin engellenmesi suçu bakımından iştirak konusunda madde metninde herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle suç birçok kişi ile birlikte işlenebilir. Bu nedenle iştirak bakımından Türk Ceza Kanununun genel hükümleri uygulama alanı bulacaktır.

3.      İçtima

Haberleşmenin engellenmesi suçu aynı kişiye karsı, tek suç işleme iradesi kapsamında değişik zamanlarda veya suçun birden fazla kişiye karşı tek fiille işlenmesi halinde genel hükümler kısmında düzenlenen zincirleme suç hükümleri uygulama alanı bulacaktır.

Kamu kurumlarının internet ortamında haberleşmesini engellemek için virüs gönderen kişi bilişim sistemine de zarar vermekteyse 124. maddenin 2. fıkrası ve 244. maddede düzenlenen bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu arasında fikri içtima ilişkisi mevcut olacaktır.

Ayrıca Türk Ceza Kanununun 44. maddesi; “İşlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılır.” hükmüne yer vermiştir. Bu madde kapsamında kişi hürriyetini yoksun kılma suçu ile haberleşmenin engellenmesi suçunun beraber işlenmesi halinde de ağır cezayı gerektiren suç bakımından sorumluluk doğacaktır.

YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ Esas 2015/1510, Karar 2018/6917,

Tarih 21.11.2018

Sanık … (… oğlu) hakkında haberleşmenin engellenmesi suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;

Sanık …’ın mağdureyi zorla alıkoyduğu sırada yanında bulunan cep telefonunu alarak başkalarıyla görüşmesini engellemesi eyleminin TCK’nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralı gereğince daha ağır olan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilerek haberleşmenin engellenmesi suçundan açılan kamu davası ile ilgili olarak hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bu suçtan da mahkûmiyet hükmü kurulması

III.     Muhakeme ve Yaptırım

Maddenin 1. fıkrasında düzenlenen kişiler arasında haberleşmenin engellenmesi suçu bakımından seçimlik ceza mevcuttur. Bu maddeye göre fail “altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.”

Maddenin 2. fıkrasına göre; “ Kamu kurumları arasındaki haberleşmeyi hukuka aykırı olarak engelleyen kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

Maddenin 3. fıkrasında; “Her türlü basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı bir şekilde engellenmesi halinde de ceza bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasıdır.”

Haberleşmenin engellenmesi suçunda şikâyet aranmayıp resen soruşturulan ve kovuşturulan bir suç tipidir.

Kanunda düzenlenen cezanın üst sınırı da dikkate alındığında bu suç tipine bakmakla görevli mahkeme asliye ceza mahkemeleridir.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Ezgi YÜCEL

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu