Genel Hukuki Bilgiler

Butlan Nedir? Sebepleri Nelerdir?

Butlan, etimolojik olarak Arapça kökenli olup, kelime anlamı olarak geçerliliğin olmaması veya hükümsüzlük anlamına gelir.

Hukuk bağlamında, bu terim daha spesifik bir anlam taşır ve hukuki bir işlemin temelinde bulunan bir eksiklik veya bozukluk nedeniyle işlemin geçersiz (hükümsüz) kılınması anlamına gelir. Butlan hukuki yaptırımdır ve mutlak ve nisbi butlan olarak ikiye ayrılır.

Mutlak Butlanın Sebepleri ve Örnekleri?

Mutlak butlan; kurucu unsurları var olduğu için bir hukuki işlem yapılmış ise de, muteberlik şartlarının gerçekleşmemiş olması halinde hukuki işlem mutlak butlan ile batıldır yani kesin olarak hükümsüzdür.

Mutlak butlan, bir hukuki işlemin temelinde bulunan ve işlemi tamamen geçersiz kılan ciddi bir eksiklik veya bozukluk durumunu ifade eder. Mutlak butlan, işlemin hukuki olarak hiç var olmamış sayılmasına neden olan temel bir problemi ifade eder. Bu durumda, işlemdeki eksiklik veya bozukluk o kadar önemlidir ki, ilgili hukuki eylem hiçbir hukuki etki yaratmaz ve tamamen geçersiz hale gelir.

Örneğin, bir sözleşmenin taraflarından birinin rızası olmaksızın yapılmışsa veya kanuna aykırı bir durumu içeriyorsa, sözleşme mutlak butlan durumuyla karşı karşıya olabilir. Bu durumda, sözleşme hukuki olarak geçersiz kabul edilir ve taraflar arasında herhangi bir yasal bağlayıcılık oluşturmaz. Mutlak butlan, genellikle hukuki işlemin temelini etkileyen ciddi ve kabul edilemez durumları ifade eder.

Dava Açma Hakkı Kime Aittir?

Butlan halinde dava açma hakkı, hukuki işlemin geçersizliği nedeniyle zarar gören veya işlemin taraflarından biri olan kişilere aittir. Geçersiz bir hukuki işlem, mutlak butlan nedeniyle ortaya çıkıyorsa, bu durumda taraflar veya işlemle ilgili olan diğer kişiler, dava açarak hukuki işlemin geçersizliğini tespit etmeye ve ortaya çıkan zararları gidermeye çalışabilirler. Butlan halinde dava açma hakkına sahip kişiler şöyledir:

  • İlgili Taraflar: Hukuki işlemde doğrudan yer alan taraflar, işlemin geçersizliği nedeniyle dava açma hakkına sahiptir. Örneğin, bir sözleşme mutlak butlan nedeniyle geçersiz kabul edildiyse, sözleşmenin tarafları dava açabilir.
  • Üçüncü Kişiler: Hukuki işlemden doğan geçersizlik, üçüncü kişilere zarar vermişse, bu kişiler de dava açma hakkına sahip olabilirler. Örneğin, bir gayrimenkul satışı işlemi mutlak butlan nedeniyle geçersizse, bu durumda üçüncü kişilere ait haklar etkilenebilir ve bu kişiler dava açabilir.

Kısmi Butlan Nedir?

Türk Borçlar Kanunu’nun 20 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan; “Bir akitteki sakatlığın akdin sadece bir kısmına inhisar ettiği hallerde akdin sadece o kısmı batıl olur; fakat bu kısım olmaksızın akdin yapılmayacağı anlaşılırsa akit tamamıyla batıl sayılır.” hükmü uyarınca eğer bir sözleşmenin yalnızca bir veya birkaç maddesinde sakatlık varsa ve bu hükümlerin geçersiz olması tüm sözleşmeyi geçersiz kılmıyorsa butlan (hükümsüzlük) durumu kısmen mevcut olmaktadır.

Kısmi butlan, hukuki işlemin geçerli kabul edilen bir kısmının, belirli bir sebep veya eksiklik nedeniyle geçersiz sayılmasıdır. Yani, işlemin tamamı değil, sadece belli bir bölümü hükümsüz hale gelir. Kısmi butlanın sebepleri ve sonuçları işlemin niteliğine ve hukuki düzenlemelere göre değişebilir.

Örnek olarak, bir sözleşmenin bir maddesinin hükümsüz sayılması durumu kısmi butlan örneğidir. Bu durumda, sözleşmenin geri kalan kısmı geçerli kabul edilirken, sadece hükümsüz olan madde geçersiz sayılır.

Kısmi butlanın bazı örnekleri şunlar olabilir:

  • Ayırt etme gücünden yoksunluk: Taraflardan biri, işlem sırasında ayırt etme gücünden yoksunsa, işlemin sadece bu tarafı için geçersiz sayılabilir.
  • Hata: İşlemde taraflardan birinin hata yapması sonucu, işlemin sadece hatalı bölümü hükümsüz hale gelebilir.
  • Şarta bağlı işlemler: İşlemde belirli bir koşulun gerçekleşmemesi durumunda, işlemin sadece bu koşula bağlı olan bölümü geçersiz sayılabilir.

Kısmi Butlan Nedir?

Nisbi Butlan Nedir?

Nisbi butlan, kanunun öngördüğü unsurlara sahip olan ve kanunun emredici hükümlerine aykırı olmayan bir işlemin, o işlemi oluşturan iradelerden birindeki sakatlık sebebiyle geçersiz sayılmasıdır.

İşlem, iradesi sakatlanan kimsenin bunu ileri sürüp ispatlamasına kadar geçerlidir. Ancak iradenin sakatlandığının ortaya çıkmasıyla işlem geçersiz hale gelir. Şayet iradesi sakatlanan kimse buna rağmen sakatlığı ileri sürmezse işlem geçerli bir işlem olarak kabul edilir.

Nisbi Butlanın Sebepleri ve Örnekleri?

Başlıca nisbi butlan sebepleri yanılma (hata), aldatma (hile) ve korkutmadır (ikrah). Örneğin, bir hukuki işlemi tesis ederken aldatılan kişi bu durumu ispat ederse işlem baştan itibaren geçersiz kılınır. Bu kimse aldatmaya maruz kaldığını bilmesine rağmen sessiz kalır ise işlem geçerli bir işlem gibi değerlendirilir.

Nisbi butlanı iddia etmemek uğranılan zarar ve ziyan sebebiyle tazminat talep etme hakkını ortadan kaldırmaz. Hukuka aykırılık nisbi butlan sebebiyle gerçekleşir ise işlem kendiliğinden geçersiz sayılmadığından taraflarca işlemin iptalinin talep edilmesi gerekir. Ancak taraflarca belirli bir süre içerisinde iptal talebinde bulunulmazsa söz konusu hukuki işlem geçerli hâle gelir.

Nisbi Butlan Davasına İlişkin Hak Düşürücü Süre Ne Kadardır?

Medeni Kanun, nispi butlan sebepleri nedeniyle iptal davası açılabilmesi için belirli hak düşürücü süreleri öngörmüştür. Bu çerçevede, iptal davası hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği tarihten veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten itibaren altı ay içinde kullanılmalıdır. Ancak, en geç evlenmenin üzerinden beş yıl geçmekle birlikte bu süre içinde dava açılmazsa hak düşer (TMK m. 152).

Yani, nispi butlan sebeplerine dayalı iptal davası açma hakkı, sebebin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten itibaren altı ay içinde kullanılmalı ve en geç evlenmenin üzerinden beş yıl geçmekle birlikte bu süre içinde dava açılmazsa hukuki hak düşer. Bu hüküm, Medeni Kanun’un 152. maddesinde düzenlenmiştir.

Yokluk ve Butlan Arasındaki Fark Nedir?

Yokluk yaptırımına tabi bir hukuki işlem hiç doğmamış kabul edilirken mutlak butlanda işlem doğmuş ama geçersiz sayılmıştır. Yok işlem hiç doğmamış, mutlak butlanla batıl işlem ise ölü doğmuş bir işlemdir.

Hukuki işlemin yokluk yaptırımına tabi olması halinde her zaman ve tüm ilgililerce ileri sürülebilir. Hakim tarafından resen nazara alınmalıdır. Dürüstlük kuralına aykırılık sebebiyle ileri sürülmesinin engellenmesi söz konusu olmaz. Dava halinde işlemin varlığını iddia eden ispatla yükümlüdür.

Butlan söz konusu olduğunda dava halinde hukuki işlemin varlığını alacaklı, geçersizliğini borçlu ileri sürer ve ispat eder. Dürüstlük kuralına aykırılık sebebiyle ileri sürülmesinin engellenmesi mümkündür. Taraflarca ileri sürülmesi gerekir, hakim tarafından resen dikkate alınmaz.

Sonuç

Hukuki işlemlerde karşılaşılan butlan durumları, karmaşık ve hassas olabilir, bu nedenle bir avukata danışmak önemli bir adımdır.

Mutlak butlan, nisbi butlan, kısmi butlan gibi hukuki kavramlar, işlemlerin geçerliliği üzerinde etkili olan faktörleri içerir. Bu durumlarla başa çıkabilmek ve hukuki hakları korumak adına, uzman bir avukatın bilgisi ve rehberliği kritik öneme sahiptir.

Avukatlar, mevcut durumu değerlendirebilir, hak düşürücü süreleri takip edebilir ve dava sürecinde müvekkillerine rehberlik ederek adil bir sonuç elde etmelerine yardımcı olabilir. Bu nedenle, hukuki işlemlerde karşılaşılan butlan durumlarında hukuki destek almak, doğru ve etkili bir çözüm için önemli bir adımdır.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Evrim ÜSTÜNDAĞ

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu