Genel Hukuki Bilgiler

Türkiye İdaresinin Kuruluşu

Türkiye idaresinin kuruluşunu anayasal hükümler, anayasa dışındaki hükümler, Türkiye’nin idari yapısı, merkezden yönetimin ve yerinden yönetimin yararları ile sakıncaları ve 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu çerçevesinde kamu idareleri başlıkları altında inceleyebilmemiz mümkündür.

Anayasal Hükümler Nelerdir?

Anayasa’da devlet idaresinin temel kuruluş hükümleri bizzat düzenlenmiştir. Ana kuruluşun temeli Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 123. Maddesine dayanır. Buna göre “İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır.” Söz konusu maddeden de anlaşılacağı üzere kanunla veya cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle merkezden ve yerinden yönetim ilkelerinin kapsamını aşan, gereklerini taşımayan kamu idareleri kurulabilmesi söz konusu değildir.

Yukarıda da belirtildiği üzere Anayasa, idarenin temel çerçevesini belirler. Bunun yanında bazı idari örgütleri direkt olarak kendisi kurmuş ya da çeşitli yönleriyle ifade etmiştir. Anayasa ile kurulan ya da çeşitli yönleriyle Anayasada ifade edilen idareler devlet tüzel kişiliği, taşra birimleri, mahalli idareler, hizmetsel kurumlar, üst kurullar ile 2010 yılı Anayasa değişikliği ile Kamu Denetçiliği Kurumu ve Ekonomik ve Sosyal Konseydir.

Anayasa Dışındaki Hükümler Nelerdir?

2017 Anayasa değişikliği kapsamında Anayasanın doğrudan hüküm altına almadığı konularda kanunlar ve Cumhurbaşkanlığı kararnameleri devreye girmektedir.

Kanunlar ve İdare

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 123. Maddesine göre “İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir.”

Bu hükme göre Anayasanın direkt olarak düzenlemediği hususlarda bir kamu idaresinin kurulması, iç yapısı, görev ve yetkilerinin belirlenmesi kanun vasıtasıyla gerçekleştirilir. Bu durum hukuk devleti ilkesinin temel prensiplerinden biridir.

Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ve İdare

2017 yılında 6771 sayılı kanun ile beraber idarenin kuruluş ve örgütlenmesine ilişkin bazı değişiklikler meydana getirilmiştir. Bu değişiklikler aşağıdaki gibidir.

“Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri, teşkilat yapısı ile merkez ve taşra teşkilatlarının kurulması Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenir.” (A.Y. m.106)

“Devlet Denetleme Kurulunun işleyişi, üyelerinin görev süresi ve diğer özlük işleri, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenir.” (A.Y. m.108)

“Cumhurbaşkanı, üst kademe kamu yöneticilerini atar, görevlerine son verir ve bunların atanmalarına ilişkin usul ve esasları Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenler.” (A.Y. m.104)

“Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinin teşkilatı ve görevleri Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenir.” (A.Y. m.118)

Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ve İdare

Türkiye’nin İdari Yapısı Nasıldır?

Türkiye’nin idari yapısı, merkezi idare ve yerel yerinden yönetimler başlıkları altında incelenebilir.

Merkezi İdare Nedir?

Merkezden yönetim, kamu hizmetleri ve faaliyetlerinin merkezden görülmesi ve kamu kudretinin tamamen merkezden toplanmasına verilen addır.

Merkezden yönetimde kamu yönetimi teşkilatı, aralarında hiyerarşi bağı olan memurlar ve diğer idare elemanlarından oluşan merkez şeklinde yer alır.

2017 yılında Türkiye’nin idari yapısı ile ilgili önemli değişikliklere gidilmiştir. Değişiklikten önce merkezi idarenin başkent teşkilatı Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kurulu, Başbakan ve bakanlardan oluşmakta iken; değişiklikten sonra başkent teşkilatı Cumhurbaşkanlığından oluşur hale getirilmiştir. Başkent örgütünün diğer birimleri ise Cumhurbaşkanına yardımcı olan örgüt, kurul ya da kişilerdir. Ayrıca 2017 yılındaki değişiklikle beraber Bakanlar Kurulu ve Başbakanlık kaldırılmıştır. Bakanlar eskiden hem siyasi hem de idari kişi konumunda iken, değişiklikle beraber yalnızca idari kişi olarak konumlandırılmıştır.

İdarenin merkezi, başkent örgütü Cumhurbaşkanlığıdır. Başkent örgütünde Cumhurbaşkanı tarafından atanan ve görevden alınan, görev ve yetkileri Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen, Cumhurbaşkanına karşı sorumlu olan Cumhurbaşkanı yardımcıları, Cumhurbaşkanlığı kurulları ve bakanlıklar Cumhurbaşkanına bağlı diğer birimlerdir.

Merkezi idarenin yardımcı kuruluşları ise Danıştay, Sayıştay, Milli Güvenlik Kurulu gibi örgütlerdir.

Merkezi İdarenin Taşra Örgütü Nedir?

Merkezi idarenin taşra örgütleri, il genel idaresi ve ilçe idaresi şeklinde örgütlenmiştir.

Taşra örgütleri, başkent örgütünün emir ve direktiflerini, bulundukları coğrafi alanda uygulamakla yükümlü olan mülki idare birimlerine verilen addır. Taşra örgütleri, devlet tüzel kişiliğini temsil eder.

Yerel Yerinden Yönetimler Nedir?

Yerel yerinden yönetim; belli bir coğrafi bölgede yaşayan kişilerin o bölgede yaşamaları sebebiyle ortaya çıkan mahalli – müşterek ve genel menfaatlerini korumak için kurulmuş, özerk nitelik taşıyan kamu tüzel kişilerinin oluşturduğu sisteme verilen addır. Yerel yerinden yönetimler il özel idareleri, belediyeler ve köy idareleri birimlerinden oluşmaktadır.

Yerel Yerinden Yönetimlerin Genel Özellikleri Nelerdir?

Yerel yerinden yönetimlerin genel özellikleri aşağıda sayılmıştır:

  • Özerk nitelik taşır.
  • Devletten ayrı kamu tüzel kişiliğine sahiptir.
  • Ayrı malvarlığı ve bütçesi vardır.
  • Merkezi idarenin idari vesayet denetimi altındadır.
  • Görev alanları coğrafi alanlarıyla sınırlıdır.
  • Kişi topluluğu niteliğindedir.
  • Mahalli – müşterek kamu hizmeti yürütürler.
  • Kamu tüzel kişiliklerini doğrudan anayasadan alırlar.

Yerel Yerinden Yönetimlerin Genel Özellikleri Nelerdir?

Merkezden Yönetimin ve Yerinden Yönetimin Yarar ile Sakıncaları Nelerdir?

Merkezden yönetimin ve yerinden yönetimin yarar ve sakıncaları aşağıdaki gibidir.

Merkezden Yönetimin Yararları Nelerdir?

  • Güçlü bir devlet yönetimi sağlar.
  • Hizmetler daha az masrafla görülür.
  • Idarenin tarafsızlığını sağlamaya daha elverişlidir.
  • Hizmetler tek tip yürütülür.
  • Kamu görevlileri yerel etkilerden uzaktır.

Merkezden Yönetimin Sakıncaları Nelerdir?

  • Bürokrasi ve kırtasiyeciliğe yol açar.
  • Yerel gereksinimler yeterince dikkate alınmaz.
  • Merkezde siyasal gücü elinde bulunduranlar, kendi seçim çevrelerine kamu hizmetlerinin dağılımında ayrıcalık tanıyabilirler.

Yerinden Yönetimin Yararları Nelerdir?

  • Demokrasi ilkesine daha uygundur.
  • Yerel gereksinimler daha fazla dikkate alınır.
  • Bürokrasi ve kırtasiyeciliği azaltır.

Yerinden Yönetimin Sakıncaları Nelerdir?

  • Ülke bütünlüğünü sarsma tehlikesi taşır.
  • Mali kaynak bulma zorlaşır.
  • Hizmetler tek tip yürütülemez.
  • Mali denetimde zorluklar ortaya çıkar.
  • Partizanca uygulamalara daha elverişlidir.

5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu Çerçevesinde Kamu İdareleri Nedir?

Kamu idarelerinin konumu ve özelliklerinin tam olarak belirlenmesi, tek tek idareler özelinde daha ayrıntılı bir inceleme yapılmasını zorunlu hale getirmiştir. Bu inceleme 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamında yapılmıştır.a

Ekin Hukuk Bürosu olarak alanında uzman avukat kadromuzla dava ve işlemlerinizi takip edebilmemiz için bizimle iletişim kurabilirsiniz.

Duygu Maide KARATAŞ & Av. Ahmet EKİN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu